Eş durumu mazereti hakkı herkesi kapsamalıdır
Eğitim çalışanlarının sorunlarının ve çözüm önerilerinin görüşüldüğü, yapılması tasarlanan sendikal çalışmalar hakkında istişarelerin yapıldığı toplantıda konuşan Ali Deniz, okul öncesi dönemle başlayan ve üniversiteye kadar uzanan örgün eğitim ile yaygın eğitimin bütünsel bir yaklaşımla ele alınması gerektiğini söyledi.
Okul öncesi eğitimin, ilköğretimin, ortaöğretimin ve yükseköğretimin birbirinden farklı ama birbirinden etkilenen sorunlarının bulunduğuna dikkat çeken Deniz, eğitimde fırsat eşitliğinin önünü açan, öğrenci merkezli, öğrenmeyi öğreten, kişilikli ve kimlikli fertler yetiştiren, kalkınmayı ve ileri ülkelerle yarışmayı hedef alan bir eğitim sisteminin geliştirilmesi gerektiğini belirterek, “Bilgi sürekli yenileniyor ve yeni gelişmeler birbirini takip ediyor. Bilginin, hikmetin, ahlakın, ilerlemenin temel alındığı bir eğitim sistemine; evrensel değerler eşliğinde ülkemizi yarınlara taşıyabilen bir anlayışa ihtiyaç vardır” ifadelerini kullandı.
Sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik gibi istihdam biçimlerine son verilmesini isteyen Deniz, “Kadrolu, sözleşmeli ve ücretli karmaşasına son verilmeli, atamalar ihtiyacı karşılayacak şekilde kadrolu yapılmalı, istihdamda güçlük çekilen yerlerde teşvik sistemi uygulanmalıdır” şeklinde konuştu.
Aile birliğinin anayasal bir hak olduğunun altını çizen Deniz, eş durumu mazereti hakkının sözleşmeli, kadrolu, sözleşmeliden kadroya geçen ayrımı yapılmadan herkesi kapsaması gerektiğini kaydederek, Millî Eğitim Bakanlığına ‘bu ızdıraba artık son vermesi’ çağrısında bulundu.
Deprem bölgesindeki kamu görevlilerinin sorunlarına değinen Deniz, çalışma şartlarının iyileştirilmesi, deprem bölgesinde çalışanlara ek tazminat ödenmesi gerektiğini dile getirdi. İnşaatı devam eden Adıyaman Öğretmenevi’nin bir an önce bitirilmesinin elzem olduğunu belirten Deniz, şöyle konuştu: “Deprem bölgesinin dönüşümü ve kalkınması konusunda hızlıca ortaya konulan irade ve kararlılığı destekliyoruz. Planlama konusunda sivil toplum kuruluşlarıyla istişareye önem verilmesi; bu eksende eğitim-öğretim kurumlarının yeniden inşası ve konumlanması konularında sendikalar başta olmak üzere eğitimin paydaşlarıyla ortak hareket edilmesi sorunların çözümünü kolaylaştıracaktır. Hem bölgedeki öğretmenlerin hem de yeni atanacak öğretmenlerin kalıcı konutlara ulaşması öncelikle değerlendirilmeli; eğitim çalışanlarının özellikle öğretmenlerin bölgedeki görevlerinin sürekliliğinin sağlanmasına dönük teşvik edici önlemler alınmalıdır. Deprem bölgesinde kamu hizmetinin eksiksiz yürütülmesi için öncelikle sağlık, teknik ve idari alanda personel istihdamı artırılmalı, tayin, geçici ve sürekli görevlendirme uygulamalarının kapsamı genişletilmelidir. Deprem bölgesindeki illerin 5 ve 6. derecelerden sayılması için düzenleme yapılmalıdır. Deprem bölgesindeki kamu görevlileri başta olmak üzere kadroya geçen personele üç yıllık hizmet süresi şartı aranmadan yer değişikliği hakkı tanınmalı, özellikle söz konusu kamu görevlileri aile bütünlüğüne dayalı yer değişikliği hakkından faydalandırılmalıdır. Deprem bölgesi şartları da dikkate alınarak giyim yardımı tutarı artırılmalı, kamu görevlileri için öncelikle konut sorunu çözülmeli, TOKİ ve benzeri kurumlar aracılığıyla kamu görevlileri için ayrı konut projeleri hayata geçirilmelidir. Deprem bölgesindeki kamu görevlilerinin gelir vergisi oranları yüzde 15’e sabitlenmeli, derece yükselmesi iki yılda bir yapılarak hizmet puanının tavandan ödenmesi sağlanmalıdır.”
Onurlu ve insanca bir hayat emeklilerin de hakkıdır
Eğitim-Bir-Sen Adıyaman Şube Başkanı Mehmet Demir, seyyanen zammın tüm kamu görevlilerine verileceğine dair sözü hatırlatarak, bu konudaki çalışmaların bir an önce tamamlanmasını beklediklerini ifade etti. Mevcut enflasyonist ortamda sosyal ve ekonomik dengelerin sağlanması için memur emeklilerinin hukukunun gözetilmesi gerektiğini vurgulayan Demir, “Temmuz ayında kamu görevlilerine yapılan 8.077 TL seyyanen iyileştirme acilen emekli kamu görevlilerine de yansıtılmalıdır. Emekliler enflasyona ezdirilmemeli, bir an önce gerekli iyileştirme yapılmalı ve nefes aldırılmalıdır” diye konuştu.
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.