Kütüphanesiz Okul Kalmayacak projesinin tamamlanmasının ardından mevcut kütüphanelerin zenginleştirilmesi ve ülkenin meselelerini dert edinmiş, çözüm üretmeye çalışmış aydınlarla kültür ve sanat insanlarının isimlerinin kütüphanelere verilmesi için yapılan çalışmalar devam ediyor. Bugüne kadar İstanbul'da Doğan Hızlan, Alev Alatlı, İlber Ortaylı, Murat Bardakçı, Erhan Afyoncu, Mustafa Kutlu, İhsan Fazlıoğlu, Mehmet Genç'in isimleri okul kütüphanelerine verilerek bu mekânların açılışı gerçekleştirildi.
Proje kapsamında Ankara'da Hasan Celal Güzel Anadolu İmam Hatip Lisesi Prof. Dr. Erol Göka Kütüphanesi Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve Prof. Dr. Erol Göka'nın katıldığı törenle hizmete açıldı. Açılış töreninde konuşan Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, okula adını verilen Hasan Celal Güzel'in Türkiye'nin vesayet odaklarından arındırılması için mücadele ettiğini belirterek Güzel'i rahmetle andığını söyledi.
Aydınların isminin kütüphanelere verilmesi projesinin temel özelliğinin okulların ve öğrencilerin bu isimlere emanet edilmesi olduğunu anlatan Özer, Prof. Dr. Erol Göka'nın da ayda en az bir kere öğretmenler, öğrencilerle bir araya gelmesini arzu ettiklerini dile getirdi.
Kütüphanesiz Okul Kalmayacak projesi kapsamında iki ayda 16 bin 361 kütüphane yaptıklarını, okul kütüphanelerindeki kitap sayısının da 28 milyondan 70 milyona çıkarıldığını ifade eden Özer, yıl sonunda sayının 100 milyona ulaşacağını söyledi.
Millî Eğitim Bakanlığı olarak çocukların hem akademik olarak nitelikli yetişmeleri, eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesi, her öğrencinin en nitelikli eğitime kavuşabilmesi ve aynı zamanda dünyadaki akranlarıyla rekabet edebilmesi için çok sayıda farklı projeyi hayata geçirdiklerini ifade eden Özer, sözlerini şöyle sürdürdü: "Nasıl mesleki eğitim ve sektörü eşleştiriyorsak burada da kültür insanlarımızı, bilim insanlarımızı çocuklarımızla, öğretmenlerimizle buluşturuyoruz. Birlikte hemhâl olsunlar, konuşsunlar. İstanbul'da başlatmış olduğumuz bu projeyi bugün itibarıyla Ankara'da devam ettiriyoruz. Burada da yıllardan beri kendi alanında farklı okumalara imkân veren ve medeniyetin kodlarıyla yeni çıkarımlar yapmak için çırpınan kıymetli Hoca'mızın ismini vermek istedik."
Göka'nın konuşmasında aile ve kültürel değerler, medeniyetin sürdürülebilirliğinin sağlanması için öğretmenler ve okul yönetimi ile kitap olmak üzere üç şeye atıfta bulunduğunu hatırlatan Özer, "Bununla ilgili tüm adımları atmışız. Bakın aile içindeki iletişimin güçlenmesi, özellikle gençlerin madde bağımlılığı ve diğer bağımlılıklardan kurtulabilmesi, kültürel değerlerin ebeveynlerden çocuklara tevarüs etmesiyle ilgili çok kıymetli bir projeyi başlattık. İstanbul, Ankara, İzmir, Samsun, Adana, Şanlıurfa ve Erzurum'da başlatmış olduğumuz bu projeyi Emine Erdoğan Hanımefendi'nin himayesinde 81 ile yaygınlaştırıyoruz. Hedefimizi 1 milyon aileye ulaşmak. İkincisi öğretmenler ve okul yöneticileri... Öğretmenler, okul yöneticilerimiz bizim en değerli varlıklarımız. Öğretmenlerimiz ne kadar güçlüyse eğitim sistemimiz o kadar güçlü. Öğretmenlerimiz ne kadar kültürümüzün taşıyıcısı ise o kadar başarılıyız. İşte bu bilinçle iki farklı adım attık. Birinci adımımız İstanbul'da bir yönetici akademisi kurarak Türkiye'deki tüm okul yöneticilerinin İstanbul'da kültür, tarihi, medeniyet bilinci seminer serilerine dahil etmek oldu. Önce fen liseleriyle başladık. Sonra sosyal bilimler lisesi, sonra Anadolu lisesi... İnşallah haftaya da güzel sanatlar, spor liseleri ve bilim sanat merkezlerinin yöneticileriyle bir araya geleceğiz. İkincisi, öğretmenlerimizin kişisel gelişimleri ve mesleki gelişimleriyle ilgili çok kapsamlı eğitimlere ağırlık verdik. 2020 yılında öğretmen başına düşen eğitim saati 44 iken 2021 yılında bunu 94 saate çıkarttık. 2022 yılındaki hedefimiz öğretmen başına düşen eğitim saatini 120 saate çıkarmak ve bunu gerçekleştirmek için 2021'de öğretmen eğitimi için ayrılmış olan 8,9 milyonluk bütçeyi 292 milyona çıkardık. Üçüncüsü, kitap... İşte kütüphaneler..."
Kültür tarihi dersinin de müfredatla buluşturulacağını hatırlatan Bakan Özer, çocukları kültür ve tarih bilinciyle yetiştirmek için Millî Eğitim Bakanlığının tüm imkânlarını seferber edeceklerini söyledi.
Tüm bu çalışmalara emek veren herkese teşekkür eden Özer, kütüphanenin hayırlara vesile olmasını diledi.
Bakan Özer: ''Öğretmenler, Okul Yöneticilerimiz Bizim En Değerli Varlıklarımız''
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer: ''Öğretmenler, okul yöneticilerimiz bizim en değerli varlıklarımız. Öğretmenlerimiz ne kadar güçlüyse eğitim sistemimiz o kadar güçlü.''
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.