Kıştan sonra baharın gelmesi yeni bir umuttur. Yağmurdan sonra toprağın yeşillenmesi yeni bir umuttur. Her sabah güneşin doğuşu yeni bir umuttur. Umudun çocuklarına umut olan öğretmenlerimizin fedakârlıkları takdire şayandır.
Çocuklar için eğitimin devam etmesi “umudun sürmesi” anlamına gelmektedir.
“Öğretmenler, bana eğitim verdiklerine göre demek ki ben ölmeyeceğim.” Yavrularımızın ağızlarından dökülen bu sözcükler biz hastane sınıfı öğretmenlerinin ilham kaynağıdır. Yavrularımız küçücük bedenleriyle hayatta tutunma savaşını verirken bu mücadelelerinde onlara destek olan, görev bilinci ile özverili ve fedakârca çalışan hastane sınıfı öğretmenlerinin, İsmet ÖZEL’in dizelerinde geçen “Ben öyle bilirim ki yaşamak, çocuklar aşkına savaşmaktır.” temel sloganlarıdır. İnancımız o dur ki çocuklar aşkına savaşanlar yorulmaz, yaz kış demeden hizmetine bu inanç ve azimle devam eder.
Hastane sınıfları, hastanelerde uzun süre tedavileri devam eden çocuklarımızın ayağına eğitim ve öğretim hizmetlerinin götürülmesinde çok önemli bir görevi icra etmektedir. Ülkemizin 22 ilinde 51 hastanesinde hastane sınıfı bulunmaktadır. Bu hastane sınıflarının içerisinde Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi hastane sınıfı müstesna bir yere sahiptir.
2022-2023 ders yılının 16 Haziran 2023 tarihinde sona ermesiyle birlikte yaklaşık 19 milyon öğrencimiz karnelerini alarak yaz tatiline girdi. Öğrenciler tatillerini köylerde, sahillerde ve yaylalarda sevdikleriyle birlikte geçiriyorlar. Hastane sınıfımızda eğitim gören 234 öğrencimiz de karnelerini aldı. Bu öğrencilerimiz bugün için akranları kadar şanslı değiller. Çünkü sağlık problemleri nedeniyle hastanede kalıp tedavilerine devam etmeleri gerektiğinden yaz tatilinde de hastanede bulunmak zorundalar.
Öğretmenlerimiz, Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Kurumları Yönetmeliği kapsamında e-Yaygın sistemi üzerinden görevlendirmelerini yaptırarak yaz tatilinde de eğitim ve öğretim hizmetlerini sunmayı sürdürerek öğrencilerimizi yalnız bırakmadılar.
Çalışanlar, haklı olarak bir yılın yorgunluğunu çıkarmak için aylar önce tatil planları yaparken, hastane sınıfı öğretmenleri; “Yavrularımız, yazın bunaltıcı sıcağında hastane köşelerinde yalnız kalacaksa tatil bizim neyimize.” diyerek çalışmalarına devam ediyorlar.. Öğretmenlerimizin bu fedakârlıkları takdire şayandır.
Hastane sınıflarında yapılan eğitim, öğretim faaliyetlerinin, çocukların kabiliyetlerini geliştirici çalışmaların ve sosyal etkinliklerin, yavrularımızın zorlu tedavi süreçlerinin olumlu yönde gelişim göstermesine katkısı yadsınamaz bir gerçektir. Bu eğitsel etkileşimler yavrularımıza moral ve motivasyon sağlayarak, onların iyileşme süreçleri hızlanmaktadır
Sağlık problemi nedeniyle örgün eğitim kurumlarından doğrudan yararlanamayacak durumda olan öğrencilere, yatarak tedavi gördüğü sürede verilecek eğitim hizmetlerinin planlanması ve yürütülmesiyle ilgili usul ve esasları düzenleyen Şubat 2010’da Tebliğler Dergisinde yayımlanan 2629 sayılı “Evde ve Hastanede Eğitim Hizmetleri Yönergesi” değişen ve gelişen eğitim hizmetlerine bağlı olarak hastane sınıflarının etkin ve verimli işleyişinde yetersiz kalmaktadır.
Ülkemizde ilk olarak 1994 yılında açılan hastane okulları, 2012 yılında hastane sınıflarına dönüştürülmüştür. Artık hastane sınıfları, hastanelere en yakın mesafede bulunan bir okulun bir sınıfı olarak çalışmaya başlamıştır. Bu geçişle birlikte hastane sınıflarında örgütlenme ve yetkilendirme karmaşası ile işleyişi açıklayacak ve kolaylaştıracak yeni bir yönerge gereksinimi bulunmaktadır.
Yıldırım DEMİRCİ